9 Eylül 2019 Cape Town, Güney Afrika: Fosil yakıt şirketlerindeki yatırımların geri çekilerek, iklim çözümlerine aktarılmasını teşvik eden küresel hareket, bugün önemli bir açıklamada bulundu: Fosil yakıtlardan çekilen yatırımlar 11 trilyon ABD dolarını aştı. Bu dönüm noktası yeni bir raporla duyuruldu: ’11Trilyon $ ve daha bitmedi: Fosil yakıtsız bir dünya için yeni hedefler.’ Fosil yakıttan çekilme taahhütlerinin artan hızı çarpıcı: İlk 2 trilyon dolarlık çıkış iki yıl sürmüşken, son 2 trilyon dolar altı aydan da kısa bir sürede elden çıkarıldı.

Dünya Bankası istatistiklerine göre, 11 trilyon ABD doları, 2018’deki küresel sermaye piyasalarının toplam değerinin yaklaşık %16’sını oluşturuyor. 

Raporun yayınlanması, 10 ve 11 Eylül 2019 tarihlerinde Cape Town’da düzenlenen Geleceği Finanse Etmek (Financing the Future) zirvesi ile eş zamanlı yayımlanıyor. 44 ülkeden 300’ün üzerinde delegenin katıldığı konferans, her kıtada yatırımların fosil yakıtlardan temiz enerjiye kaydırılmasını savunan taraflar arasında güç birliği sağlamak için tasarlandı. Konferans, fosil yakıt endüstrisinden sermaye çıkışını hızlandırmak ve küresel ölçekte elektriğe erişimi olmayan 850 milyon insan için enerji erişimine odaklanarak %100 yenilenebilir enerji geleceğini hedefe koyuyor.

$11 trillion divested from fossil fuels!

🎉 People power does it again: this week, we announced that $11 *trillion* dollars has been committed to divest from fossil fuels. This movement is a powerful force for change. Business as usual is no longer an option. #FinancingTheFutureYou can join this movement for a just energy future by going on #ClimateStrike next week -> https://globalclimatestrike.net/

Posted by 350.org on Wednesday, September 11, 2019

Raporun tanıtım toplantısında konuşan Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Kumi Naidoo “İklim adaleti mücadelesi, temel insan hakları mücadelesidir. Daha fazla kuraklığa, daha güçlü kasırgalara veya çatışmaya maruz kalan her insan fosil yakıt şirketleri tarafından haksızlığa uğratılmıştır. Sağlık, su, yiyecek, barınma ve hatta yaşam hakları zarar görmüştür. Bu yüzden Uluslararası Af Örgütü, fosil yakıt yatırımı olan şirketlerle finansal ilişkisini bitirmeye karar vermiştir. Bu, insan haklarının ve herkes için temiz ve yenilenebilir enerjiye herkesin erişimine yönelik çalışmaların iklim adaleti tartışmalarında öncelikli olarak yer bulması gerektiğini gösteriyor” dedi. 

Fosil yakıtlardan çekilen kurumların listesine buradan erişebilirsiniz. 

Yatırımların fosil yakıtlardan temiz enerjiye kaydırılması için çalışan bu hareketin ve zirvenin kilit sektörlerinden biri uzun süredir devam eden liderlikleriyle dini topluluklar. Bugün, 22 dini kurum daha fosil yakıtlardan uzaklaştığını duyuruyor ve önceki 170 inanç temelli kuruluşa katılıyor. 

Küresel Katolik İklim Hareketi İcra Direktörü Tomás Insua “Milyonlarca insan ısınan bir dünya ile birlikte artan açlık, hastalık ve çatışmayla karşı karşıya ve inanç kurumları bu krize gereken açıklıkla karşılık veriyor. Açgözlülüğün aşka asla üstün gelmeyeceğini ispatlamak adına fosil yakıtlardan uzaklaşıyoruz” dedi.

Vakıflar, okullar ve sağlık kuruluşları gibi sosyal sorumluluk odaklı yatırımcılar, fosil yakıttan çıkma ve temiz enerjiye yatırım yapma konusundaki net taahhütleri açısından lider olmaya devam ederken, bugün taahhütlerin büyük kısmı küresel varlık yöneticileri, hükümet varlık fonları, sigorta şirketleri, bireysel emeklilik fonları gibi kurumsal yatırımcılardan geliyor. Fosil yakıtlardan çekilmek yakın geçmişte daha ziyade ahlaki sebeplerle gerçekleşirken, şimdi iklim riskine karşı tek sağduyulu finansal tepki olarak görülüyor: 2018’de S&P sıralamasında en sonda yer alan fosil yakıt endüstrisi, on yıldan fazla bir süredir piyasayı oyalıyor. Sektör gösterdiği düşük performansı, değişkenliği ve maruz kaldığı birden fazla geçiş riski ile yatırımcılara kesinlikle zayıf bir seçenek sunuyor. 

Geleceği Finanse Etmek Konferansı’nın düzenleyici ortaklarından Divest-Invest’in Direktörü Clara Vondrich “Kurumsal yatırımcılar kelimenin tam anlamıyla geleceği yeniden inşa etme veya yıkma gücüne sahipler. Fosil yakıtlardan çekilme hareketi güç kazandıkça, tüm dünyada her sektörde fosil yakıt yatırımlarından net bir uzaklaşma görüyoruz. Kömür, petrol ve gaz yatırımları toksik olarak algılanıyor – sadece iklim krizine dayalı ahlaki nedenlerle değil, aynı zamanda giderek finansal olarak da büyük risk taşıyorlar ”dedi. 

Vondrich devam etti; “Hissedarların fosil yakıt endüstrisine şu net mesajı vermesini istiyoruz: Ya fosil yakıtlardan uzaklaşmak için net planlar yapmalılar ya da şirketlerine yapılan yatırımları kaybetmekle  yüzleşmeliler.”

Fosil yakıtlardan çekilen yatırımlar 2014 yılında 52 milyar dolar iken, bugün yüzde 22.000’lik bir sıçramayla 11 trilyon dolara çıkarak şaşırtıcı bir artış gösterdi. Günümüzde 1110’dan fazla kurum; kömür, petrol ve doğal gaz yatırımlarını kara listeye alma politikası benimsemiş durumda. Bunlar arasında hükümet varlık fonları, bankalar, küresel varlık yöneticileri ve sigorta şirketleri, şehirler, emeklilik fonları, sağlık kuruluşları, üniversiteler, inanç grupları ve vakıflar bulunuyor. En önemlileri arasında Norveç Hükümeti Varlık Fonu, Filipin Katolik Piskoposlar Konferansı, Rockefeller Kardeşler Fonu, İngiliz Tabipler Birliği, Amundi Varlık Yönetimi, Caisse des Dépôts (Fransız kamu finans kurumu), New York şehri, Cape Town şehri, KfW Group (Almanya’nın kalkınma bankası), Stockholm Üniversitesi, Birleşik Krallık’taki Tate müzeleri ve Allianz Sigorta yer alıyor. 

350.org kampanyacılarından Ahmed Mokgopo “Bu sayılar birlikte neler yapabileceğimizi güçlü bir biçimde ortaya koyuyor. Temsilcilerine fosil yakıtlardan çekilmeleri için baskı yapan binlerce yerel grubun yardımı olmadan fosil yakıt yatırımlarından çekilme hedeflerimizi elde edemezdik. Bu zirvede birlikte çalışarak, gelişmekte olan ülkelerde de ilk defa finansal kurumların tercihlerini değiştirmek için ihtiyaç duyduğumuz araçları tespit edeceğiz ve sermayeyi iklim hedefleriyle aynı hizaya getirmemize yardımcı olacak kaynakları tartışacağız.” dedi.