COP26’dan birçok taahhüt haberi gelse de, tüm bu anlaşmaların hepsi, COP26’nın son gününde imzalanacak ortak taahhüt üzerinden değerlendirilecek.

Bu ortak taahhüt oldukça önemli, zira bu belge, hükümetleri -bir seviyeye kadar- sorumlu tutabileceğimiz bir belge olacak. Yoksa COP26 boyunca verilmiş sözler sadece söz olarak havada kalacak.

Birleşmiş Milletler bugün itibarı ile bir taslak doküman yayınladı ve bunun taslak olduğunun altını çizmek burada önem taşıyor, çünkü COP26’nın son taahhütü için sadece üç karar var.

Taslak dökümandaki çoğu içerik yeni ya da orijinal değil, ve maalesef iklim krizini çözmeye de yeterli değil. Ama bazı içerikler, son taahhütte tutmak için uğraşmaya değer seviyede.

Bunlardan bazıları “adil dönüşüm”, “iklim adaleti” ve “insan hakları” gibi basit ama önem taşıyan kelimeler, bir diğer kısmı ise daha kesin hedefe sahip içerikler.

Bu kesin içeriklere örnek olarak, iklim etkilerinin en ağır sonuçlarından kaçınmak için 2°C yerine küresel ısınmayı 1,5°C derecede sınırlandırmak ve bunu iklim krizinin şu anda bile dünya genelinde sorunlara yol açtığı sırada yapmak konusunu içeren madde de var.

Ama, bu madde tek başına COP26’nın da hedefi olan “1,5 dereceyi canlı tutalım” amacı için yeterli değil.

Fosil Yakıtları Kademeli Olarak Azaltma:

Gelin belge içindeki diğer anahtar cümlelere bakalım. Bunlardan en önemlilerinden biri “…tarafların kömürü ve fosil yakıtlara finansal desteği kademeli olarak azaltma adımlarını hızlandırmak” konusundaki çağrı.

Bu çağrının önemi büyük, çünkü en sonunda fosil yakıtlar resmi belgelerde ilk defa büyük bir açıklıkla sorun olarak tanımlanmakta. Ama maalesef cümlede bir kusur var.

Bu çağrı cümlesi sadece kömürü hedef göstererek, fosil gazının enerji sistemlerinde kullanılmasına izin vermekte. Kömür kesinlikle karbon salımlarının en büyük kaynağı, ama küresel ısınmayı 1.5°C, hatta 2°C ile sınırlandırmak için BÜTÜN fosil yakıtları kademeli olarak azaltmamız gerek.

Bununla beraber kömürü odağa alarak, kömür altyapısına sahip gelişen ülkelerin cezalandırıldığı, enerji kaynakları içinde fosil gaz bulunan gelişmiş ülkelerin ise ödüllendirildiği bir çatışma da yaratılıyor.

O yüzden bir daha tekrarlayalım: BÜTÜN fosil enerji kaynakları gitmek zorunda.

Adil Dönüşüme Finansal Destek Hakkında:

Fosil yakıtlardan kademeli olarak çıkarken, gelişmekte olan ülkelerin yenilenebilir enerjiye direkt geçiş yapabileceği sistemleri de geliştirmemiz lazım. Böylelikle gelişmekte olan ülkeler şu an fosil yakıtlara bağımlılığını keserek, iki defa enerji sistemlerini dönüştürmek zorunda kalmazlar.

Bununla beraber, şu andaki taslak dosyada, gelişmekte ülkelerin direkt geçiş yapması için gerekli olan bütçe konusunda kesin bir dil yok. Taslakta bu geçişin olması için daha fazla bütçe, daha fazla hibe ve daha fazla esneklik gerektiği belirtilmiş.

Ortak taahhütün son halinde bu cümle nasıl şekil alacak göreceğiz ama bu konunun gözden kaçmaması için adil dönüşüme bütçe ayrılması konusunda sesimizi yükseltmemiz gerekmekte. 

Fosil Yakıtlara Ayrılan Bütçenin Kesilmesi:

Fosil yakıtlara hem kamusal hem de özel bütçelerden para akışının kesilmesi gerektiğini biliyoruz. Bu taslak içerisinde de, fosil yakıtlara finansal desteklerin kademeli olarak azaltılmasına yönelik bir çağrı var.

Bununla beraber, bu çağrının tüm hükümetlerin ve bankaların fosil yakıtlara yönelik yatırımlarını tümden kesmeleri konusunda daha güçlü mesajlar vermesi gerek.  

Şu an bu çağrının tam da gerektiği yerdeyiz. Bu konular medyanın ve insanların odağında iken, sesimiz yükseltmeli, fosil yakıtlara yönelik bütçenin kesilmesi ve adil dönüşümün desteklenmesi gerektiğini paylaşmalıyız.

Sonuç Olarak

350.org’dan Cansın Leylim taslak kararın kutlanacak noktaları olduğunu tekrarlıyor.  Mesela, ülkelerin her yıl iklim için attığı adımlar konusunda hazırlanması planlanan ortak rapor konusu da büyük önem taşıyor.

Bu rapor Küresel Güney’deki iklim krizinden dolaylı etkilenen ülkeler için ekstra sorumluluk verilmeden yapılır ise, zengin ülkeleri attıkları adımların ne kadar önemli olduğu konusundaki yalanlarını durdurma kapasitesine sahip.

Cansın Leylim bu karar ek olarak Birleşmiş Milletler’in 25 yıllık iklim zirveleri tarihinde ilk defa kömürün ve fosil yakıtlara finansal desteğin kademeli olarak azaltılmasına çağrı yaptığını ve bunun da fosil yakıtların sonlanması için çağrı yapan toplumun ve tabandan gelen hareketlerin başarısı olduğunu belirtiyor.

İklim konusundaki azmimizi her yıl artırmak istediğimizden taslak dosyanın böyle bir imkan sunmasını iyi bir haber olarak karşılıyoruz. 

Sonuçta TÜM fosil yakıtlara yönelik bir odak sorunu ve hükümetlerin adil dönüşüme finansal destek sağlaması konusunda eksiklikler olsa da bu gelişmeleri kazanç olarak görebiliriz.