Avrupa Çevre Ajansı’nın (AÇA), 25 Ocak 2017’de yayınladığı rapora göre, Avrupa’nın bölgeleri yükselen deniz seviyeleri ve iklim değişikliğinden kaynaklanan daha sık ve daha şiddetli ısı dalgaları, sel, kuraklık ve fırtınalar gibi aşırı hava koşullarıyla karşı karşıya bulunuyor. Rapor, iklim değişikliği ve Avrupa’daki etkileri hakkındaki son trendleri ve projeksiyonları değerlendirip bu etkileri azaltmak için daha iyi ve daha esnek adaptasyon stratejileri, politikaları ve önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor.
Avrupa’da iklim değişikliği, etkileri ve kırılganlık 2016en raporuna göre, gözlemlenen iklim değişiklikleri, ekosistemler, ekonomi ve Avrupa’daki insan sağlığı ve refahı üzerinde şimdiden geniş etkilere neden oluyor. Küresel ve Avrupa bazında sıcaklıklarda, deniz seviyelerinde ve Arktik’te azalan deniz buz kütlelerinde art arda yeni rekorlar kırılıyor. Yağış düzenindeki değişim, genel olarak Avrupa’nın bol yağışlı bölgelerini daha daha yağışlı ve kurak bölgelerini daha da kurak hale getiriyor. Buzul hacmi ve kar örtüsü azalıyor. Aynı zamanda, ısı dalgaları, yoğun yağış ve kuraklık gibi iklim bağlantılı aşırılıklar, sıklık ve yoğunluk bakımından pek çok bölgede artıyor. Son yıllarda giderek geliştirilmiş iklim projeksiyonları, birçok Avrupa bölgesinde iklim ile ilgili uç değerlerin artacağına dair yeni kanıtlar sunuyor.
AÇA İcra Direktörü Hans Bruyninckx şu açıklamayı yaptı: “İklim değişikliği, gelecek on yıllarda da devam edecek. Gelecekteki iklim değişikliğinin ölçeğini ve etkilerini iki etken belirleyecek. İlki, sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik küresel anlaşmaları ne derecede uygulacağımız. İkincisi ise, mevcut ve öngörülen iklim aşırılıklarından kaynaklanan riskleri en aza indirmeye yönelik en doğru ve etkin adaptasyon stratejilerini ve politikalarını belirleyip uygulayacağımız.”
İklim değişikliğinde sıcak noktalar
Bütün Avrupa bölgelerinin iklim değişikliğinden etkilenebilirliği bulunuyor, bununla birlikte bazı bölgeler diğerlerinden daha olumsuz etkilenecek. En çok olumsuz etkilenme Güney ve Güneydoğu Avrupa’da olacağından, bu bölgelerin iklim değişikliği sıcak noktaları olmaları öngörülüyor. Halihazırda bu bölgelerde aşırı sıcaklıklarda büyük artışlara ek olarak, akarsu akışlarında düşüşler görülüyor. Bu eğilimler daha şiddetli kuraklık, daha düşük ürün verimi, biyoçeşitlilik kaybı ve orman yangınları riskini arttırıyor. Daha sıklaşan ısı dalgaları ve iklime duyarlı bulaşıcı hastalıkların dağılımındaki değişikliklerin, insan sağlığı ve refahını etkileyen riskleri arttırması bekleniyor.
Yükselen deniz seviyesinden kaynaklanan taşkın riskindeki artış ve fırtına kaynaklı deniz suyu taşkın riskindeki olası bir artış nedeniyle, Avrupa’nın batı kesimlerindeki kıyı alanları ve taşkın alanları da sıcak noktalar olarak görülüyor. Okyanusların asitleşmesi, ısınma ve oksijeni tüketmiş ölü bölgelerin genişlemesi sonucunda, iklim değişikliği deniz ekosistemlerinde de büyük değişimlere neden oluyor. Hava ve deniz sıcaklıklarının ortalamanın üzerinde bir hızla artması ve sonuç olarak kara buzullarının ve deniz buzlarının erimesi nedeniyle, Arktik bölgesindeki ekosistemler ve insan faaliyetleri de büyük oranda etkilenecek.
Kuzey Avrupa’da bazı bölgelerde tarım koşullarının iyileşmesi gibi bazı olumlu etkiler görülebilecek olsa da, çoğu bölge ve sektör olumsuz etkilenecek.
Ekosistemler, insan sağlığı ve ekonomi
Avrupa’da ekosistemler ve korunan alanlar, iklim değişikliği ve arazi kullanımı değişikliği gibi diğer stres etkenlerinin baskısı altında bulunuyor. Rapor, iklim değişikliğinin etkilerinin kara ve denizlerde biyoçeşitlilik için bir tehdit olduğunu vurguluyor. Birçok hayvan ve bitki türü yaşam döngülerinde değişim yaşıyor, ve kuzeye ve daha yüksek rakımlara doğru göç ediyor. Buna karşın, bazı istilacı türler yeni alanlarda yerleşiyor ya da alanlarını genişletiyorlar. Ticari açıdan önemli balık stokları da dahil olmak üzere, deniz canlı türleri de kuzeye doğru göç ediyor. Bu değişiklikler çeşitli ekosistem hizmetlerini ve tarım, ormancılık ve balıkçılık gibi ekonomik sektörleri etkiliyor.
İklim değişikliğinin başlıca sağlık etkileri; aşırı hava olaylarına, iklime duyarlı hastalık dağılımındaki değişikliklere ve çevresel ve sosyal koşullardaki değişikliklere dayanıyor. Nehir ve kıyı taşkınları, son on yılda Avrupa’da milyonlarca insanı etkiledi. Sağlık üzerindeki etkileri yaralanma, enfeksiyon, kimyasal tehlikelere maruz kalma ve zihinsel sağlık sonuçlarını içeriyor. Daha sıklaşan ve yoğunlaşan ısı dalgaları Avrupa’da on binlerce erken ölüme yol açıyor. Uygun adaptasyon önlemleri alınmadığı sürece, bu eğilimin artması ve yoğunlaşması bekleniyor. Kene türleri, Asya kaplan sivrisineği ve diğer hastalık taşıyıcılarının yayılmaları; Lyme hastalığı, kene kaynaklı ensefalit, Batı Nil ateşi, dang, chikungunya ve leishmaniasis riskini arttırıyor.
İklim değişikliğinin ekonomik maliyetleri çok yüksek olabilir. AÇA üye ülkelerindeki iklim bağlantılı aşırı hava olayları, 1980’den bu yana 400 milyar avrodan fazla ekonomik kayba neden oldu. Avrupa’daki iklim değişikliğinin gelecekteki maliyetlerine ilişkin mevcut tahminler sadece bazı sektörleri ele alıyor ve oldukça yüksek derecede belirsizlik içeriyor. Yine de, iklim değişikliği kaynaklı en yüksek hasar maliyetinin Akdeniz bölgesinde olması öngörülüyor. Ticaret etkileri, altyapı, jeopolitik ve güvenlik riskleri ve göç gibi faktörler nedeniyle, Avrupa kendi sınırları dışında meydana gelen iklim değişikliği etkilerinden de etkileniyor.
Adaptasyon ve bilgi birikiminin genişletilmesi
İlerleme kaydetmiş olmasına rağmen, iklim değişikliğine adaptasyonun diğer politikalarla uyumlaştırılması daha da geliştirilebilir. Diğer olası eylemlerin arasında, farklı politika alanları ve yönetişim seviyeleri (AB, ulus ötesi, ulusal ve yerel) arasındaki politik tutarlılığın geliştirilmesi, daha esnek uyarlanabilir yönetim yaklaşımları, ve teknolojik çözümlerle ekosistem temelli yaklaşımlar ve “yumuşak” önlemlerin üçlü kombinasyonu sıralanabilir. Avrupa’da iklim ve adaptasyon hizmetleri gelişiyor ve daha fazla kullanılıyor. Bununla birlikte, farklı ölçeklerde etkilenebilirlik ve risk analizleri, adaptasyon eylemlerinin izleme, raporlama ve değerlendirmeleri, maliyet ve fayda analizleri, farklı politikalarla karşılıklı etkileşim, dengeler ve sinerjiler gibi, çeşitli alanlarda bilgi birikiminin genişletilmesi yararlı olacaktır.
Arka plan
Rapor, geçmiş ve öngörülen iklim değişikliğinin ve ekosistemler ve toplum üzerindeki etkilerinin gösterge temelli bir değerlendirmesidir. Aynı zamanda toplumun bu etkilere karşı etkilenebilirliğini, adaptasyon politikalarının geliştirilmesini ve temel alınan bilgiyi ele alıyor. Rapor, AÇA tarafından, Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi (JRC), Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi (WHO Europe) ve üç Avrupa Konu Merkezi (ETC-CCA, ETC-BD, ETC-ICM) ile işbirliği içerisinde hazırlandı. Bu, her dört yılda bir yayınlanan ‘İklim değişikliği, Avrupa’daki etkileri ve kırılganlık’ raporunun dördüncüsüdür. Bu basım, 2013 AB Adaptasyon Stratejisi’nin uygulanması ve 2018 yılında yapılması öngörülen gözden geçirme sürecini ile ulusal ve uluslarüstü adaptasyon stratejileri ve planlarının geliştirilmesini desteklemeyi amaçlıyor.
İlgili açıklamanın linki: http://www.eea.europa.eu/tr/
raporun linki: http://www.eea.europa.