Bütün dünyada kentler ve yerel yönetimler, hem insanların yaşam alanlarını belirlerken, hem de yaşam kalitesini arttırmak için daha büyük sorumluluklar alıyor. Türkiye’de de birçok belediye ve yerel girişim, yenilenebilir enerji yatırımları ile karbon salınımını azaltmak ve kentleri daha yaşanır kılmak için çalışmalar yürütüyor. Bu hareketler özellikle yerelde yaşayanların kurup hayata geçirdikleri Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri ile de farklı boyutlarda ilişkiler kuruyor. Bunun için, konferans serisinin bu yılki teması Türkiye’deki yerel yönetimlerin yaptıkları Yenilenebilir Enerji yatırımları ve Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri ile kurdukları ilişkilerdi. Troya Çevre Derneği’nin düzenlediği ve Heinrich Böll Stiftung ile Yeşil Düşünce Derneği’nin katkılarıyla gerçekleşen Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri Konferansı’nda konuşmacı olarak çeşitli ülkelerden katılan konuklar ile ulus ötesi yerel yönetimlerin, bu alandaki çalışmaları da incelendi.
Belediyelerden, yerel kooperatiflerden ve derneklerden çeşitli katılımlarla gerçekleştirilen konferansta Türkiye, Almanya, Hırvatistan, Yunanistan ve Danimarka’daki mevcut durumlar, hayata geçirilmiş örnekler ve bu süreçlerdeki deneyimler aktarıldı.
Troya Çevre Derneği, Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği ve Yeşil Düşünce Derneği’nin yanı sıra REScoop, Açık Radyo, RCDA (Kırsal Toplulukları Geliştirme Ajansı), Troya Enerji Kooperatifi, Yeşil Gazete, Günder, Karia Enerji Kooperatifi, Milas Belediyesi, Milas Ticaret ve Sanayi Odası ile Türkiye Barolar Birliği de konferansı destekleyen kurumlar arasındaydı
Yerel Yönetimler ve Yenilenebilir Enerji Kooperatifleri
Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nden Menekşe Kızıldere’nin moderatörlüğünde başlayan ilk oturumda Çanakkale Belediyesi, Muğla Büyükşehir Belediyelesi ve Denizli’ye bağlı Bozkurt Belediyesi temsilcileri yenilenebilir enerji alanında yaptıkları yatırımları ve projelerini katılımcılarla paylaştılar. ILO (BM Uluslararası Çalışma Örgütü) Kooperatifler Birim Yöneticisi Simel Esim ve Girit Teknik Üniversitesi’nden Prof. Theocharis Tsoutsos da etkinliğe video mesajlarıyla katıldılar.
ILO’dan Simel Esim video mesajında kooperatiflere verdikleri desteklere değindi. Esim, güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerjiye bütün dünyada ILO tarafından yapılan yatırımlardan ve temiz enerjiye geçiş sürecinde kooperatiflerin öneminden bahsetti.
Girit Teknik Üniversitesi’nden Theocharis Tsoutsos, Dr. Watt Enerji verimliliği eğitim programından bahsetti. REScoop üyeleri için geliştirilen enerji verimliliği çalışmalarıyla bazı üyelerde verimlilik oranının %11’i bulduğundan söz etti.
Bozkurt Belediye Başkanı Birsen Çelik, ‘3E’ krizi olarak bahsettiği, ‘Ekonomi, Ekoloji ve Enerji’ sorununa çözüm olarak ‘Üreten Belediyecilik Modeli’ni benimsediklerinden bahsetti. Güneş enerjisinin yanında, biyogaz ve biyokütle enerjilerine de yatırım yaptıklarına değinen Çelik, belediyelerinin ekonomi ve enerji bağımlılıklarını kırmak için ‘Bozkurt Enerji Kooperatifi’nin desteği ile de temiz enerjiye geçtiklerini anlattı. Çatı tipi GES’ler için imar harcı almadıklarına değinen Çelik, hayata geçirdikleri projelerinin başarılarına dikkat çekmek için de her yıl düzenledikleri Enerji Festivali’ne herkesi davet etti.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Başkanı Aylin Giray, Muğla’nın doğal ve tarihsel dokusunu korumak adına oluşturdukları Yenilenebilir Enerji Eylem Planlarını anlattığı konuşmasında projelerine Muğla Belediyesi’nin karbon ayak izini çıkararak başladıklarını söyledi. Giray, ilerleyen dönemlerde de, güneş enerjisine yaptıkları yatırımlarla alacakları geri dönüşleri arttırmayı planladıklarını ve tıbbi atık tesisi projelerini hayata geçireceklerinden bahsetti.
Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, Çanakkale’de artan çevre tahribatından dolayı, termik santral ve fosil yakıt kullanımını azaltmak için güneş enerjisine yaptıkları yatırımlara değindi. Fosil yakıtlardan bağımsız temiz ve yerel enerji anlayışı ile yaşam alanlarını korumaya çalıştıklarını belirten Mutluay, Ocak ayında enerji üretimine başlayan GES projelerinin hem doğaya hem de belediye ekonomilerine olumlu geri dönüşlerinden dolayı önümüzdeki süreçte rüzgâr enerjisi projelerine ve yenilenebilir enerji kooperatiflerine yapacakları yatırımlarından bahsetti.
Yurtdışı Örnekler
Yeşil Düşünce Derneği’nden Sevil Turan’ın moderatörlüğünde başlayan ikinci oturumda yurt dışı örnekler konuşuldu. Almanya’dan WECF (Ortak Bir Gelecek İçin Kadınlar) temsilcisi Katharina Habersbrunner, Almanya Osnabrück Belediyesi’nden Detlef Gerdts, Hırvatistan’dan ZEZ (Yeşil Enerji Kooperatifi) temsilcisi Boris Pavlin ve Danimarka Nordic Folkecenter’dan Kardelen Afrodit Adsal kurumlarının yenilenebilir enerji modellerinden ve hayata geçirdikleri projelerden bahsettiler.
WECF temsilcisi Katharina Habersbrunner temiz enerjiye geçişin demokratik ve kapsayıcı olması gerektiğini ve WECF olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine özel önem verdiklerini anlatan bir konuşmayla söze başladı. Habersbrunner, Almanya’da yenilenebilir enerji kooperatiflerinin gelişmesinde yönetmeliklerin olduğu kadar yurttaş bilincinin de çok önemli bir paya sahip olduğundan bahsetti. 2050’de enerji ihtiyacının %50’sinin kırsaldan karşılanacağını öngören Habersbrunner, Münih’te bir enerji kooperatifinin kamu binalarının çatılarını kullanabildiğinden, kiracılık modeli üzerine yeni çıkartılan kanundan bahsetti.
Osnabrück Belediyesinden Detlef Gerdts “Belediye olarak 2050’de %100 yenilenebilir enerji hedefimiz var. 1990’dan beri CO2 salınımlarımız %33 azaldı. Ne kadar enerjiye ihtiyacımız olduğunu yıllık olarak raporluyoruz.” diyerek başladığı konuşmasına örneklerle devam etti. Osnabrück yönetiminin teknolojiden de faydalanarak yurttaşlarını yenilenebilir enerji yatırımlarına yönlendirdiğini, ayrıca şehirdeki çatıların GES yatırımlarına uygunluğunu hesaplamak için araştırma yapıldığını ve bu bilgilerin yurttaşlara ücretsiz olarak sunulduğunu söyledi. Gerdts, termografik havasal araştırma projesiyle binalardaki enerji kayıplarının uydu görüntüleriyle tespit edildiğinden ve böylece enerji verimliliğini yükseltecek yalıtım yatırımlarının artırılmasının hedeflendiğinden bahsetti.
Hırvatistan’dan ZEZ temsilcisi Boris Pavlin ülkelerinde kurdukları 20 üyeli Yeşil Enerji Kooperatifi kitlesel fonlama akademisini anlatarak söze başladı. Yeşil Enerji Kooperatifi üyesi Boris Pavlin insanların yerel yönetimlere olan güvenini de düşünerek bu fonlanma sistemine belediyeleri de dahil ettiklerini, bu sayede %10 tasarruf sağlandığını ve yurttaşlar için banka faizinden daha karlı bir yatırım olduğundan bahsetti.
Nordic Folkecenter’dan Kardelen Afrodit Adsal kooperatiflerin enerji demokrasisini sağlama konusundan ne kadar güçlü bir taban hareketi oluşturduğundan bahsederek söze başladı. Danimarka’dan örneklerle devam eden Adsal, enerjisi tamamen dışa bağımlı olan ülkede 1973’te çok sert bir petrol krizi yaşandığından söz etti. Adsal, Dünyada en uzun süredir çalışan (40 yıl) rüzgâr türbini Tvindkraft’ın bu krizden sonra nükleer karşıtı taban hareketinin yüzlerce gönüllüsünün ortak çabasıyla inşa edildiğinden bahsetti.
Yenilenebilir Enerji ve Bölgesel Kullanımı
Üçüncü oturum Troya Çevre Derneği’nden Oral Kaya’nın moderatörlüğünde devam etti. Bu oturumda Türkiye’deki yerel enerji kooperatiflerinin temsilcileri söz aldı.
Karialılar Enerji Üretim Kooperatifinden Reşat Uygun kooperatiflerle ilgili genel bir çerçeve çizdi.
Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat konuşmasında ilçenin çukur bir bölgede olduğunu ve termik santraller yüzünden hava kirliliğinin had safhada olduğunu söyledi. İklim değişikliğinden mustarip bir ilçe olduklarını belirten Tokat, bu yüzden kooperatifleşmeyi çok önemsediklerini ve gündemlerine aldıklarını söyledi.
Çorum Yenilenebilir Enerji Kooperatifi’nden Seyfettin Zengin kuruluş süreçlerinde yaşadıklarını anlattı. Kırsal kalkınma destekleri ve öz sermaye ile yatırımlarını gerçekleştirdiklerini ve Haziran’dan beri üretim yaptıklarından bahsetti. Belediyenin çatılarını kullanmak için geliştirdikleri 2000 Yeşil Ev Projesi’nden de bahseden Zengin, belediyeden olumlu dönüş aldıklarını ve sembolik adımların güzel örnekler oluşturduğunu söyledi.
Northel Enerji kurucusu Cem Yalçın ise rüzgâra yapılan enerji yatırımlarının ithalata dayalı olması sebebiyle fiyatların düşmeyeceğini ve çözümün ancak sektörde kendi bileşenlerimizi üretmek olduğuna değinerek açık inovasyon yöntemleriyle iş birliği yapmanın önemini vurguladı.
Mevzuat
Troya Enerji Kooperatifi’nden Derya Nazan Ünverir’in moderatörlüğünde gerçekleşen son oturumda ise, 12 Mayıs’ta yayınlanan kooperatif yönetmeliğinin yeni kooperatif kurulmasının önüne çıkardığı zorluklardan, şimdiye kadar çeşitli kazanımlar sağlanmış olan kooperatiflerin işleyişlerini sekteye uğratacağından ve çözüm olarak ne yapılabileceği konuşuldu.
Temiz Enerji Vakfı’ndan Faruk Telemcioğlu “Dünyanın en büyük güneş enerji santralini yapmak bizim için önemli değil, her binanın enerjisini kendisi üretmesi önemli.” dedi.
Konferansın son konuşmacısı olan Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Başkanı Gökhan Candan da Barolar Birliği Çevre Komisyonu olarak enerji kooperatiflerinin yeni hukuki kazanımlarına destek vermek için çalışacaklarını belirtti.