15 Mart 2019’da 125 ülke ve 2000’den fazla şehirde 1.6 milyon öğrenci iklim krizine karşı acil ve kesin harekete geçilmesini talep etmek için yürüdü. Hindistan’da 30’dan fazla şehirde grev yapıldı. Hindistan’da yaşayan, 2 yaşındaki Renaan’ın annesi olan ve Gelecek İçin Ebeveynler ağında yer alan Renuka Saroha:

“Ağaçlar diktim, plastiği reddettim, azalttım ve geri dönüştürdüm, vejetaryen şekilde beslendim, organik gıdalar kullandım, satın almadan önce ürünlerin etiketlerini okudum, ışıkları söndürdüm ve su tasarrufunda bulundum. Çevremizi korumak için bana söylenen her şeyi yaptım. Ancak oğlum 1880’den beri yaşanan en sıcak yıllardan birinde doğdu. 2 senelik hayatında aşırı sıcağa, aşırı soğuğa ve solumak için uygun olmadığı bildirilecek kadar kirli bir havaya şahit oldu. Yeni bir anne olarak bir çok şeyden korkuyordum. Ya kollarımdan düşerse? Ya benim burnumu ve babasının espri anlayışını alırsa?  Ama en büyük ve hâlâ da var olan endişem, ya hayal bile edemediğimiz bir gelecek için harekete geçmekte ve o geleceği yaratmakta başarısız olursak?”

Senelerdir iklim hareketinin içerisinde olan biri olarak geçen sene öğrenciler harekete geçmeye karar verdiklerinde içim sevinçle doldu. Çocuklar, onlardan önceki nesillerin bu noktaya gelmemizi engelleyecek adımları atmadığının farkındalar. Bunun için gerçekten üzgünüm. Ben kendi neslim adına size bu harekete yeni bir enerji kattığınız için teşekkür ediyorum. Sahiplenişiniz, strateji planlamanız ve anlatıyı değiştirme tarzınız gerçekten ilham verici.  Çıktığımız bu zorlu yolculukta bizim geçmişimizden dersler alın. Farklı geçmişlerden gelenleri kapsadığınızdan, bu mücadelenin ırkçılığı ve kast sisteminin kötülüklerini bitirdiğinden, ataerkilliği yok ettiğinden ve her geçmişten, her cinsiyetten ve her ekonomik seviyeden çocukların mücadelenize dahil olduğundan emin olmalısınız. Bu harekette herkesin eşit temsil edildiğinden ve saygı gördüğünden de.

Kültürlerimizin çeşitliliğini temsil eden, herkese karşı eşitlikçi olan bir hareket oluşturun ve dünyanın izinden gidebileceği bir rol model yaratın. Siz iklim adaleti için emek verirken milyonlarca ebeveynin, büyükbabanın, büyükannenin, teyzenin, amcanın, birine bakmaktan mesul bir çok kişinin kuvvetle arkanızda durduğunu unutmayın.

Ve o milyonlarca ebevynden dünya liderlerimize bir mesaj var.”

Eylem Talep Eden Ebeveynlerden Küresel Mektup

İklim değişikliği 10 sene öncesinde öngörülenden bile çok daha hızlı ilerliyor ve biz halen iklim değişikliğinin bu yarışı kazanmasına izin veriyoruz. 1990’lardan beri uluslararası, ulusal ve bölgesel çalışmalar yapılıyor. Fakat Paris Anlaşması taahhütlerine rağmen salım oranlarını azaltmak için hâlihazırdaki gidişat, tamamen hedeften sapmış durumda. Isınmayı 1.5°C’nin altında tutmak için bundan 5 kat fazla çaba göstermemiz gerekiyor. Daha kötüsü, şu an sanayileşme öncesi seviyelerin 1°C üzerindeyiz ve çocuklarımızın bir çoğunun yaşamı dahilinde 3°C ve daha üzerinde olacağı bir rotadayız. Bu güvenli olduğu düşünülen seviyelerden çok yüksek.

Çocuklarımızın söyledikleri bilimin senelerdir söylediği şeylerle aynı. Zaman kalmadı. İklim değişikliği artık ufukta gördüğümüz bir tehdit değil. Bu Honduras’taki kuraklık, Kaliforniya’daki yıkıcı yangın, Avustralya’daki ağaran mercanlar, Filipinler ve Pasifik Adaları’ndaki şiddeti artan tayfunlar, Japonya’daki tarihi sıcak hava dalgaları ve Mozambik’te yeni gerçekleşen acı sel olayları ile etkilerini hâlihazırda hissettiğimiz varoluşsal bir kriz. Birleşmiş Milletler önümüzdeki 50 sene içerisinde dünya çapında 250 milyon ila 1 milyar  iklim mültecisi olacağını öngörüyor. Yani eğer iklim değişikliğini hızla durdurmazsak her sene 5 ila 20 milyon kişi evlerini kaybedebilir.

Gençlerin küresel iklim hareketi, işin en zor kısmını yapıyor: sırf kendi gelecekleri için değil bizim geleceğimiz için de hâlihazırdaki sistemin ataletine karşı ayağa kalkıyorlar! Çocuklarımız bizim itici gücümüz. Şimdi buna karşılık vermek bizim ahlaki görevimiz.

Biz, ebeveynler, büyükbabalar, büyükanneler, vasiler ve bir sonraki nesle önem veren herkes çocuklarımızın yanındayız ve onlar için buradayız. İnceledikleri ve gelecek için öngördükleri iklim etkileri üzerine acil eylemlilik çağrısı yapan bilim camiasının yanındayız. İşte bu yüzden acil ve çok daha iddialı politikalar ve ısınmanın 1.5°C’nin altında kalacağı bir gelecekle bağdaşan önlemlerin alındığını görmeyi talep ediyoruz. Bu yüzden Paris Anlaşması‘nın ve Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin 1.5°C’lik Küresel Isınma özel raporu‘nun takip edilmesini talep ediyoruz. Bu sadece dünya çapında salımları sıfıra düşürmemiz gerekeceği anlamına gelmiyor, aynı zamanda bu düşüşün olabilecek en hızlı şekilde gerçekleşmesi anlamına geliyor. Bu tedbirler, aynı zamanda, ülkeler arasında eşitlikçi esaslara dayalı olarak üstlenilmeli.

Çocuklarımız cesurca farkındalık yarattılar ve küresel kamuoyunu eşi benzeri görülmemiş bir seviyede harekete geçirdiler. Bize umut verdiler. Harekete geçmek onlara boynumuzun borcu çünkü harekete geçmeyen umut hayaldir. İstesek de istemesek de, hep birlikte bizler, felaket boyutlardaki iklim değişikliğini önlemek ve iklimimizi dengeye oturtmak için eyleme geçebilecek son nesilleriz.

İvme artıyor. Fakat bu ivme sadece biz yaptıklarımızla onu desteklersek devam edecek. Öğrencilerin, gençlerin dünya çapında iklim grevlerinin desteklenmesi ile ilk adım başarıya ulaştı. Sağduyulu ebeveynler, büyükbabalar, büyükanneler olarak şimdi kararlılıkla onlara güvenli bir gelecek sağlamak için öncülük etmemiz ve harekete geçmemiz gerekiyor. Vatandaşlar olarak onların sesini oyumuzun gücü ile duyurmamız gerekiyor. Tüketiciler olarak harcama kararlarımızda çevreyi ön planda tutmamız gerekiyor.

İklim değişikliği onu görmeye ayak dirediğimizde veya onu inkar ettiğimizde bir anda yok olmayacak. İklim ancak biz 1.5°C hedefiyle bağdaşacak şekilde hareket eden politikaları ve adayları destekler, savunur ve ona göre oy verirsek dengesini koruyacak. Daha fazla kişiyi dahli edip eğitir, daha fazla kişiye ilham verir ve onları güçlendirirsek iklim felaketi önlenebilir. Toplumun her seviyesini harekete geçirebilir ve örgütleyebilirsek başarılı olabiliriz.

Ebeveynler! Biz toplumda her yerdeyiz: sınıflarda öğretmen, tarlalarda çiftçi, fabrikalarda işçi, hastanelerde sağlık görevlisi, toplantı odalarında CEO, mecliste kanun yapıcıyız… Çocuklarımız ve hepimiz için güvenli, adil ve temiz bir gelecek yaratma gücümüz var.

İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin önüne geçilmesi, bu yüzyılın en büyük başarısı olmalı. Birlikteysek, hazırız.


Daha fazlası için: İklim İçin Ebeveynler