Önce Donald Trump Amerika başkanı seçildi. İklim değişikliğine inanmadığını onlarca kez söyleyen yeni başkan, Paris Anlaşması’nı tanımayacağını ve kurallara uymayacağını da defalarca dile getirdi. Cem Gündoğan’ın Bianet ve İklim Postası’nda yayınlanan şu haberi bu konuda hem tetikte olmamız gerektiğini hem de Trump’ın iklim adına yürütülen birçok konuya müdahale bile edemeyeceğini görmemize yardımcı oluyor. O yüzden biraz umutlanabiliriz.
Dünya 14 Kasım günü kıpkırmızı ayın peşine düşmüştü, telefonlarınızı başucunuza koymayın, gece yatarken kapatın, radyasyon yayılacak diyorlardı. İnsanlar inanıyordu, bu bilgiyi birbirleriyle paylaşıyordu. Dünya haşlanmaktan bitap düşmüş, üzerine gölgesi düşen aya yalvarıyordu, “Bir şey yap!” İçiniz sıkıldı değil mi? Çok saçma çünkü. Ama endişelenmeyin:
İnsanlar ayı izlerken biz acil iklim krizinin çözümü olduğunu tekrar tekrar gösterebilmek için çalışmalara devam ediyoruz. Şimdi haberler:
2016 İçin Söylüyoruz: “Bu Defa Yine Çok Fenaydı.”
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), 2016 yılının meteorolojik kayıtların tutulmaya başlanmasından bu yana en sıcak yıl olacağını bildirdi. Zaten 2016’dan önce de en sıcak yıl 2015 olarak belirlenmişti. Yani sıcak, daha sıcağa doğru gidiyoruz.
Donald Bey şöyle şeyler demeye devam etse de:
Bütün ülke DONUYOR – hemen ciddi bir doz küresel ısınmaya ihtiyacımız var! Buzul tabakaları her zamankinden yüksek.
Donald Bey, artık sağır sultanın da bildiği üzere Dünya’nın göz bebeğine bakarak yalan söylemekten çekinmeyen bir zat. Sağır sultan da buzulların tamamen erimeye gittiğini ve bu olursa felaket sonuçlar doğuracağını biliyor.
Artık güneşli hava buna benziyor:
Fakat 2017’nin güzel olabileceğine dair bazı işaretler var:
Yenilenebilir Enerji Yayılıyor ve Ucuzluyor
Bugün, azalan maliyetler ve yenilenebilir enerjideki teknolojinin gelişmesi sayesinde güneş ve rüzgar projeleri dünyanın her yerinde, daha önce hiç olmadığı kadar ucuza yapılıyor. Enerjisini güneşten alan pillerin fiyatı nasıl düştüyse, güneş enerjisinin de fiyatı ucuzlayacak. Bu da insanların kendi enerjilerini kuracağı sistemlerle desteklenirse 2017 güzel geçecek.
Güneş Enerjisi Rekabete Girdi!
Güneş enerjisi birçok yerde fosil yakıtlarla rekabete girdi. Avrupa ve Amerika’da birçok yerde 2020 yılına kadar tamamen güneş enerjisine geçme planları yapılıyor. Hem Almanya’da gördüğü güneş enerjisi panellerini Sinop’taki köyüne getiren Kezban Hanım Türkiyeiçim bize de örnek olabilir.
Enerji Depolama Süresi Artıyor
Yenilenebilir enerjiyi etkin bir şekilde depoladığımız ve ihtiyaç duydukça kullanabildiğimiz bir dünya gerekiyor. Çünkü güneş her gün yüzünü göstermez, ya da rüzgar her zaman aynı gücünde esmez. Japonya, Almanya, Amerika ve İskandinav ülkelerinde yenilenebilir enerjiyi uzun süre depolama alanları gittikçe çoğalıyor.
Elektrik Şebekeleri Evrim Geçiriyor
Yenilenebilir enerji depolaması ne kadar enerjinin gelişmesinde önem taşıyorsa, daha akıllı daha esnek bir elektrik şebekesi de bir o kadar önemli. Akıllı şebekeler, fosil yakıtlardan daha temiz enerji kaynaklarına geçişte verimliliği arttırır, tasarruf sağlar ve güvenliği artırır. Türkiye’de hem yaşam alanlarımıza zarar vermeyecek hem de ekonomiye yararı olacak enerji devrimi için büyük bir potansiyel bulunuyor.
Fossil yakıtların gezegenimizin sonunu getirdiği sayısız raporla kanıtlanmışken ve Türkiye kömür gibi fosili çıkmış enerji kaynakları yerine enerji güvenliğini sağlayabileceği sistemlere geçişini bir an önce başlatabilir.