BARTIN PLATFORMU BASIN AÇIKLAMASI

(14 Kasım 2017)

Bartın Amasra Halkının yapılmasını önlemek için yıllardır mücadele ettiği Hema Termik Santrali’ni inşa etmek için her türlü hukuk dışı çabaya başvuruluyor. Bilindiği gibi termik santrali inşa edebilmek için Bartın Platformu’nun uyarıları üzerine Kömür Hazırlama (Lavvar) Tesisi için “ÇED Gerekli Değildir” kararı almışlardı. Bartın Platformu bu kararın iptali için Zonguldak İdare Mahkemesi’ne başvurmuştu. Mahkeme Bartın Platformu’nu haklı bulmuş ve bu kararı iptal etmişti. Daha sonra mahkeme kararına yapılan itirazı görüşen Danıştay 14. Dairesi; Bartın Platformu’nu ve yerel mahkeme kararını haklı bularak bu lavvar tesisinin termik santral ve diğer ilgili tesislerin parçası olduğunu ve kümülatif etkilerinin birlikte değerlenmesi gerektiği, bunun için de tüm bu tesisler için ayrı ayrı değil tek bir ÇED sürecinin yürütülmesi gerektiği kararına varmıştı.

Danıştay 14. Dairesi’nin bu kararına rağmen ilgili şirket Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Lavvar tesisi için ayrı bir ÇED başvurusu yapmıştı. Bakanlık tarafından hukuksuz bir şekilde başlatılan ÇED süreci usulsüz şekilde sürdürüldü ve “Nihai ÇED Raporu” hazırlandı. 14 Kasım 2017 tarihinde yani bugün Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda Nihai ÇED Raporu’nun karara bağlanacağı “İnceleme Değerlendirme Kurulu Toplantısı” yapılacak. Bu toplantının hukuksuz olduğunu aşağıdaki açıklamalarımızla belirtmek istiyoruz.

Format ve Kapsam Belirleme öncesi hazırlanan başvuru dosyasında Kömür Hazırlama Tesisi ile Hema Termik Santralinin ilişkisi gizlenmişti. Bartın Belediyesi’nin o toplantı için verdiği görüşte bu ilişki kanıtlarıyla birlikte sunulmuştu. İDK toplantısı öncesi hazırlanan Nihai ÇED Raporu’nda bu ilişkinin varlığı kabul edilmektedir.  Kömür Hazırlama Tesisi Nihai ÇED Raporu’nun farklı sayfalarında ÇED sürecindeki bu Kömür Hazırlama Tesisi’nin Amasra’daki ocaklardan çıkacak tüvenan kömürünü zenginleştirerek Hema Termik Santrali’nde yakıt olarak kullanılacağı ifade edilmektedir (Sayfa: 1, 2, 4, 5, 6). Bu ifade; aynı alandaki kömür ocağı, lavvar tesisi, elektrik iletim hattı, termik santral, kül sahası, liman vb. eklentilerin entegre bir tesis olduğunun kabul edilmesi anlamına gelmektedir. Bu tesislerin alan kullanımlarının ve çevresel etkilerinin ayrı ayrı değil birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.

Bu konuda Bartın Valiliği tarafından verilmiş olan “ÇED Gerekli Değildir” kararı Zonguldak İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmişti. Mahkemenin iptal kararının temyiz edilmesi üzerine Danıştay 14. Dairesi, 2016/1405 esas ve 2016/3810 karar numarasıyla 12/05/2016 tarihinde oybirliği ile onayladığı kararının gerekçesinde;

“…termik santralde kullanılacak yakıtın (taşkömürün) dava konusu tesisten elde edileceği anlaşıldığından, “Kömür Hazırlama Tesisi (Lavvar) Projesi ve Hema Termik Santrali, Kalker Ocakları ve Kül Depolama Sahası Projesi’nin entegre tesis niteliğinde olduğu, dolayısıyla, her iki projenin çevresel etkilerinin kümülatif olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır.

Bu durumda entegre bir projenin tüm etkilerinin bir bütün olarak en başta değerlendirilmesi ve alınacak tedbirlerin de ona göre belirlenmesi gerektiği dikkate alındığında, Hema Termik Santrali Kalker Ocakları ve Kül Depolama Sahası Projesi’nden ayrı olarak dava konusu “Kömür Hazırlama Tesisi (Lavvar) Projesi için verilen ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararında hukuka uyarlık, dava konusu işlemin iptal yolundaki Mahkeme kararında sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle; Zonguldak İdare Mahkemesi’nin 13/11/2015 günlü, E2015/187, K2015/1218 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, karar düzeltme yolunun kapalı olmasınakarar verilmiştir.

Danıştay 14. Dairesi’nin bu kararı ortadayken, Kömür Hazırlama Tesisi ÇED başvurusuna, Hema Termik Santrali’yle hiçbir ilgisi yokmuş gibi ÇED süreci başlatılmış ve kapsam ve format belirlenerek Nihai ÇED aşamasına gelinmiştir. Aldatıcı bilgilerle yol alınamayacağı anlaşılınca ÇED sürecinde bu aşamada Kömür Hazırlama Tesisiyle Hema Termik Santrali arasındaki bağ kabul edilmek zorunda kalınarak rapora yansıtılmıştır. Raporda Hema Termik Santrali ile Kömür Hazırlama Tesisinin birbiriyle ilişkili olduğuna dair açık ifadeler varken, Danıştay 14. Mahkemesi’nin mevcut kararının yok sayılması Anayasayı ihlal ve yargı kararını tanımama anlamına gelecektir. Bu aşamadan sonra ÇED sürecinin devam ettirilmesi suç teşkil edecektir. Bu aşamadan sonra rapora imza atacak olan tüm bürokratlar bu imzalarından sorumludur.

Tüm bu bilgiler ışığında; bu kömür hazırlama tesisi ÇED sürecinin durdurulması ve iptal edilmesi gerekmektedir.

Kamuoyuna Saygılarımızla,

BARTIN PLATFORMU